Birincil Dil | tr |
---|---|
Konular | Sanat |
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Tarihler | Yayımlanma Tarihi : 25 Mart 2019 |
Birincil Dil | tr |
---|---|
Konular | Sanat |
Bölüm | Makale |
Yazarlar |
Yazar: Nermin ORTA (Sorumlu Yazar) |
Tarihler | Yayımlanma Tarihi : 25 Mart 2019 |
Mevcut ideolojinin yeniden üretilmesinde ve erkek egemen söylemin pekiştirilmesinde bir araç olan ve kendi içinde pek çok farklı türe ayrılan geleneksel anlatı sineması hemen ve kolayca kavranabilir görsel dünyalar kurmakta ve bu dünyanın içine popüler kültürün önemli bir kısmını işgal eden aşk, cinsellik, zengin-yoksul karşıtlığı, aile, kahramanlık, dayanışma, cesaret, kıskançlık, hırs, rekabet vb. gibi konuları yerleştirmektedir. Romantik komedi filmleri de bu konuların oldukça yoğun olarak işlendiği filmler arasında yer almak- tadır. Aydınlanma, modernizm ve sonrası dönemlerde kendi içinde değişim geçiren ve toplumsal hayatı düzenleyen bir kurgu olarak ortaya çıkan “romantik aşk” kısa zamanda anlatıların vazgeçilmezi haline gelmiştir. Bu çalışmada 1990 sonrası yükselişe geçen popüler Türk sineması içinde yer alan ve adından da anlaşılacağı üzere türünün tipik bir örneği olarak nitelendirilebilecek Romantik Komedi: Aşk Tadında (2010) ve Romantik Komedi 2: Bekarlığa Veda (2013) filmleri aşk ve kadın-erkek temsilleri açısından ele alınmakta ve romantik aşk kavramının, temsillerin meşrulaştırılmasında, içselleştirilmesinde ve yeniden üretilmesindeki etkisi bu filmler üzerinden sorgulanmaktadır.
Aşk, romantik komedi, temsil, toplumsal cinsiyet